DİKKAT! Limbik sistem harekete geçti, aşk kapıda

Nihayet bahara erdik! Bu mevsim alerjisiyle, yorgunluğuyla, temizliğiyle ama en çok her yere sinen aşk havasıyla meşhur. Bahar demek, aşk demek. Bahar - aşk ilişkisini Sezen Aksu, şarkısında "Ben her bahar aşık olurum, rüzgar olup yağmur olurum" diye anlatır. Buna karşılık halk arasında "Geldi bahar ayları, gevşer gönül yayları" diye amiyane bir tabir de vardır. Bahar dalları açtı mı, gazete sayfalarında, televizyon haberlerinde, parktaki banklarda birbirine sarılmış, öpüşen çiftlerin görüntüleri yayınlanır.

Demem o ki, 2009 aşk sezonu açılmıştır.

Bilimsel olarak aşkın mevsimi diye bir şey yok elbet. Ama uzmanlar baharın aşka yataklık ettiğini de kabul ediyor. Davranış Bilimleri Enstitüsü’nden uzman psikolog Şirin Hacıömeroğlu, "Bahar ve yaz aylarında aşık olanların sayısı daha fazla. Yazın bana ’Ben aşık oldum’ diye gelen hastalarım daha çok oluyor. Yazın insanların psikoloğa gitme oranı da daha düşük" diyor. Bu durumda psikolojik olduğu kadar fizyolojik etkenlerin payı var. Güneş ışığının artması, günlerin uzaması, doğanın canlanması insan üzerinde etkili oluyor. Kendilerini daha da iyi hissettikleri için aşık olma ihtimalleri artıyor. Aşkı arıyorsanız, şansınızın en yüksek olduğu günlere girdik, haberiniz olsun. Madem ki geldi bahar ayları, işte size 32 kısım tekmili birden bir aşk paketi.

International Hospital’dan Psikolog Dr. Ferahim Yeşilyurt:

"Kayınvalideler beynin frontal bölgesiyle değerlendirdiği için gençlerin aşkını anlamıyor Romantik aşkta serotonin, dopamin, oksitosin gibi hormonların seviyeleri değişiyor. Beynimizde kararları verirken daha çok frontal bölgemizle bu sürece katılırız. Ancak aşk gibi kuvvetli duygular limbik sistemin etkisi ile gerçekleşir. Kayınvalideler evlilik kararını beynin frontal bölgesi ile değerlendirdikleri için gençlerin aşkını anlamaları güç olur. Aşk çok yoğun ve sarsıcı bir duygu. Uzun sürmesi çok kolay değil. Bir süre sonra duraklaması, enerjisini azaltarak sevgiye dönüşmesi beklenir."

0 yorum:

Yorum Gönder